باب
امتحان
السارق
بالضرب
والحبس
4- Hırsız'ın itiraf
Etmesi için Dövülüp Hapsedilmesi
أخبرنا
إسحاق بن
إبراهيم بن
راهويه قال
حدثنا بقية بن
الوليد قال
حدثني صفوان
بن عمرو قال
حدثني أزهر بن
عبد الله
الحرازي عن
النعمان بن
بشير أنه رفع
إليه نفر من
الكلاعيين أن
حاكة سرقوا
متاعا فحبسهم
أياما ثم خلى
سبيلهم فأتوه
فقالوا خليت
سبيل هؤلاء
بلا امتحان
ولا ضرب فقال
النعمان ما
شئتم إن شئتم
أضربهم فإن
أخرج الله
متاعكم فذاك
وإلا أخذت من
ظهوركم مثله
قالوا هذا
حكمك قال هذا
حكم الله عز وحل
ورسوله صلى
الله عليه
وسلم قال أبو
عبد الرحمن
هذا حديث منكر
لا يحتج به
أخرجته ليعرف
القصاص
[-: 7320 :-] Ezher b. Abdillah
el-Harazl'nin, Nu'man b. Beşir'den naklettiğine göre, Nu'man'a (Yemen'in) Kelai
kabilesinden, bir şey çalan bazılarını getirdiler. Nu'man onları günlerce
hapsedip sonra serbest bıraktı. Malları çalınan kişiler Nu'man'ın yanına gelip:
"Bunların suçlarını itiraf ettirmeden ve dövmeden serbest bıraktın"
deyince, Nu'man: "Ne istiyorsunuz? Eğer isterseniz onları döverim. Eşyalar
bunların yanında çıkarsa ne ala; eşyalarınız bunların yanında çıkmayacak olursa
onları dövdüğüm şekilde sizi de döverim" karşılığını verdi. Onlar:
"Bu senin hükmün müdür?" deyince ise: "Bu, Allah ve Resulü'nün
hükmüdür" karşılığını verdi.
Nesai der ki: Bu hadis
münkerdir ve böyle bir hadis hüccet kabul edilemez. Bu hadisi bilinmesi için
tahric ettim.
Mücteba: 8/66; Tuhfe:
11611
باب
الحبس في
التهمة
5- Töhmet Altında
Olanı Hapsetmek
أخبرنا عبد
الرحمن بن
محمد بن سلام
قال حدثنا أبو
أسامة قال
أخبرني بن
المبارك عن
معمر عن بهز
بن حكيم عن
أبيه عن جده
أن النبي صلى
الله عليه
وسلم حبس ناسا
في تهمة
أخبرنا علي بن
سعيد بن مسروق
قال حدثنا عبد
الله بن
المبارك عن
معمر عن بهز
بن حكيم عن
أبيه عن جده
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم حبس رجلا
في تهمة ثم
خلى سبيله
[-: 7321/1 :-] Behz b. Hakim,
babasından, o da dedesinden, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'in töhmet
altında olan bazı kişileri hapsettiğini nakletmiştir.
Mücteba: 8/66; Tuhfe:
11382
[-: 7321/2 :-] Behz b. Hakim,
babasından, o da dedesinden, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in töhmet
altında olan bir kişiyi hapsettiğini, sonra serbest bıraktığını nakletmiştir.
Mücleba: 8/67; Tuhfe:
11382